Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) olarak genç akademisyenlerin fikirlerini cesaretle ifade edebilecekleri özgün zeminler sunmaya devam ediyoruz. Bu yıl ikincisini düzenlediğimiz TÜRGEV Akademi Öğrenci Sempozyumu, 17 Mayıs 2025 tarihinde Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi ev sahipliğinde gerçekleşti.
19 Mayıs 2025
Dört yıl aradan sonra yeniden hayata geçirdiğimiz sempozyumda, İslami ilimler ve sosyal bilimler alanlarında çalışan genç araştırmacılar, disiplinlerarası bildirileriyle dikkat çekti.
Sempozyumun açılış oturumu, katılımcılara ilham veren güçlü konuşmalara sahne oldu. Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Kurt, üniversitelerin düşünsel üretimin ve bilimsel gelişimin merkezleri olduğunu vurgulayarak genç akademisyenlerin fikir üretimine verdiği katkının önemine değindi. Prof. Dr. Kurt, bu tür programların bilimsel çevrelerle öğrenciler arasında güçlü bir köprü kurduğunu ifade etti.
Yönetim Kurulu Üyemiz Dr. Esra Albayrak ise konuşmasında, bilgi insana hizmet etmiyorsa, soykırım ve katliamla araç olduğunun altını çizerek;
"Yaşadığımız çağda aklın egemen olduğunu biliyoruz ama vicdanın da sustuğunu görüyoruz. Çok acı bir şekilde Gazze’den Suriye’ye, Myanmar’dan Sudan’a yaşananlar bize gösteriyor ki bilgi, insana hizmet etmiyorsa çok büyük soykırımlara, çok büyük katliamlara araç haline de gelebiliyor. Sorgulayan, düşünen, merhameti ve adaleti merkeze alan gençler için hizmet etmek istiyoruz Türkiye’de. İthal kavramlarla değil, kendi kavramlarıyla düşünen, çözüm üreten gençler yetişsin istiyoruz. Malumunuz, birkaç yüzyıldır Batı merkezli epistemoloji, neyin geçerli olduğunu, kimin sözünün kıymetli olduğunu, kimin sesinin duyulabilir olduğunu, kimin deneyiminin değerli kabul edilebileceğini belirliyor. Bunun en açık yansımasını bugün yine Gazze’de yaşanan soykırım üzerinde bilginin nasıl üretildiğini ve nasıl dolaşıma sokulduğunu gözlemleyerek görmek mümkün" şeklinde konuştu.
Sempozyumun açılış konuşmalarından bir diğeri de TÜRGEV Yönetim Kurulu Başkanımız Av. Hatice Akıncı Yılmaz’a aitti. Merakın insanın kendini ve varlığı anlama yolculuğundaki yerini hatırlatan Yılmaz, şunları söyledi:
“Bugün burada yalnızca bilgi peşinde değiliz. Merak, insanın kendini ve varlığı anlamaya yönelik en eski içgüdüsüdür. TÜRGEV Akademi, bu içgüdüyü entelektüel derinliğe dönüştüren bir ikinci üniversite niteliğinde.”
Sabah ve öğleden sonra olmak üzere iki oturumda gerçekleşen sempozyumda, bildiriler sonrası düzenlenen değerlendirme panelleri, öğrencilerin eleştirel düşünme becerilerini pekiştirmelerine katkı sundu. Bu yılki oturumlarda öne çıkan bazı başlıklar şöyleydi:
• I. Oturum: Dijital Çağda Unutulma Hakkı, Organ Nakline İslam Hukuku Açısından Yaklaşım, Anne Sütünün Metalaştırılması
• II. Oturum: Aliya İzzetbegoviç Tasavvurunda Kültür ve Medeniyet, Tarikatlara Katılımda Psikososyal Etkenler, Modern Psikoloji ve İslam Kaynaklı Psikoloji Tartışmaları, AB’nin Toplumsal Cinsiyet Yaklaşımlarına İslamî Bakış
Genç akademisyenlerin sunduğu bildiriler, yalnızca bilgi aktarmakla kalmadı; aynı zamanda toplumla düşünsel bağ kurmanın güçlü örneklerini ortaya koydu.
Konuşmasının sonunda, Başkanımız Hatice Akıncı Yılmaz’ın Filistinli akademisyenlere yönelik sözleri salonda derin bir etki bıraktı:
“Çağımızda insanlığın hocası haline gelen Gazze’yi, Filistin’i; sadece düşünerek, üreterek değil, direnerek de insanlığa onurlu bir duruş bırakan Filistinli akademisyenleri saygıyla ve mahcubiyetle selamlıyoruz.”
Sempozyum, gençlerin bilimsel merakını, eleştirel düşünceyle buluşturduğu; aynı zamanda vicdani ve ahlaki sorumluluklarını da hatırladığı güçlü bir buluşma olarak hafızalarda yer etti.
